TENDON SIKIŞMASI

Uzun zaman sonra herkese yeniden merhaba…

Birkaç gündür Instagramda ardı ardına gelen sorular üzerine eski bir postumu inceleme gereği duydum. O postta da konuyla ilgili deneyimlerimi blog yazısı olarak paylaşmayı düşündüğümü yazmışım. 2 yıl sonra bu postu gürünce dedim ki madem bu konuyla ilgili sorular da geliyor, unutulmuş sözümü tutayım ve deneyimlerimi paylaşayım. Dediğim gibi konu 2 yıl önceye dayanıyor. Şimdi hep beraber o günlere geri gidelim J

(Fotoğraf alıntıdır.)

2 yıl önce Mali Müşavirlik sınavına çalışmaya başladığımın 3. günü sağ el başparmak eklemimde bir ağrı başladı. O süreçte yazarak çalıştığım için parmağımın zorlandığını ve bu nedenle acıdığını düşünüp önemsemedim. 1 hafta sonunda ağrım geçmemiş, bileğime yayılmıştı ve bileğimde hafif morluk vardı. Ağrılar tüm parmaklarımın uyuşmasına neden oluyor, dirseğime kadar yayılıyordu. Sınav günü gelip çatmıştı ve ben o bir hafta yoğun bir şekilde eve kapanıp ders çalışmıştım yani değil doktora gitmeye başımı kaşımaya vaktim yoktu. Sınavlara ardı ardına girdim, acıdan gözlerim yaşararak sayfalar dolusu yazı yazdım ve sınav süreci 2 günün ardından bitti. Ağrı başlayalı yaklaşık 1 hafta, 10 gün olmuştu ve sınavda da zorlamamla birlikte bileğim iyice ağırmaya başlamıştı. Başlarda dayanabileceğim seviyede olan ağrılar artık dayanılmaz hal almıştı. Artık doktora gitme vakti geldi dedim ve bir devlet hastanesine gittim.

(Fotoğraf alıntıdır.)

Devlet Hastanesi doktoru Karpal Tünel Sendromu (Bilekte Sinir Sıkışması) teşhisini koydu ve ilaç verdi. Nöroloji bölümüne de giderek Sinir Testi (EMG) yaptırmam gerektiğini söyledi. Sinir testinin de zor olduğunu, sinirlere elektrik verilerek duyarlılığın ölçüldüğünü ve acı verdiğini duymuştum. Tabi bunlar sadece yorumdu, benim yaşamadığım ama duyduğum şeylerdi bunlar. Acılar içinde kıvranırken yaklaşık 2 ay sonrası için bana Sinir Testi için gün verildi ama artık benim bu ağrılarla 2 ay dayanacak halim kalmamıştı.

Ağrılarım dayanılmaz bir hal almıştı ama doktorun verdiği ilaçları kullanıp EMG tarihini beklemekten başka çarem yoktu. Bu arada bileğim çok ağırdığı için sabit tutmak adına atel kullanmamı önermişti doktor ben de kendimce bir atel aldım ve kullanmaya başladım. Ağrılar dayanılmaz bir hal almıştı diyorum ama lafın gelişi değil gerçekten gece uyuyamıyor gündüz oturamıyordum, ağrıdan olduğum yerde hop oturup hop kalkıyordum. Dilerim kimse böyle bir acı yaşamasın. Üzerimden montumu çıkarmaya çalışırken ya da ateli çıkarmaya çalışırken ağrıdan iki büklüm oluşum ve babamın çaresizlikten önümde dizlerinin üzerine çöküp bana yardımcı olmaya çalışması asla gitmiyor gözlerimin önünden. Bu ağrıyı yaşadıysanız ömür boyu unutacağınızı sanmıyorum zaten.

(Fotoğraf alıntıdır.)

Bu arada bileğim şişmiş, morarmıştı ve ilaçlar asla fayda etmiyordu, ağrılar içinde kıvranıyordum. Sonrasında her gece farklı bir acilde soluğu alarak geçti günler. En sonunda özel bir hastaneden randevu aldık ve gittik. Doktor çok ilgiliydi ve sorunun Karpal Tünel Sendromu olmadığını EMG çektirmeme gerek olmadığını söyledi. Benim yaşadığım problemin tendon kirişlerinin tünellerde sıkışması sonucu oluşan Tendon Sıkışması olduğunu fakat zorlama sonucunda biraz ilerlemiş olduğunu söyledi. Karpal Tünel Sendromu teşhisi ile verilen ilaçları bırakmamı söyledi ve başka ilaçlar yazdı. Bu arada da yanlış atel kullandığımı, kullandığım atelin bölgeye baskı uyguladığını ve beni daha çok zorladığını söyleyerek yeni bir atel önerdi. Doktorum ayrıca alternatif bir tedavi olarak ekstra ücretle Ozon Tedavisi (PRP) yapılmasını önerdi. Fakat o dönem açıkçası fiyatını yüksek bulduğum ve kesin sonuç alacağıma inanmadığım için yaptırmak istemedim. 

Önce doktorun önerdiği ateli aldım bir de kendimce iyi geleceğini düşünerek ortopedik destek ürünü olarak omuz askısı aldım. Eve geldim, yeni atelimi ve omuz askımı takarak, yeni ilaçlarımı kullanmaya başladım.

Hiçbir şekilde geçmeyen ağrılarımla birkaç gün sabretmeye çalıştım ve ilaçlar yine fayda etmeyince aynı hastanenin Acil Servisine gittik. Yabancı uyruklu bir doktor o gece nöbetçiydi ve benimle o ilgilendi. Kortizon ve morfin içerikli bir iğne yapacağını ve bu iğnenin ağrılarımı geçireceğini söyledi. İğneyi yaptı ve eve geldik ama ağrılarımda hiçbir azalma yoktu. Yine uykusuz bir gecenin ardından, sabah aynı hastanedeki kendi doktoruma gittim, durumu anlattım. Bakar bakmaz iğnenin yanlış yere yapıldığını söyledi ve hemen yeni bir iğne isteyerek doğru olduğunu söylediği yere iğneyi yaptı. Çok geçmeden ağrı tam olarak geçmese de rahatlamaya başlamıştım. Sonra zamanla bileğimdeki şişlik, morluk düzelmeye başladı ve ağrılar da hafifledi ve sonunda hiç ağrı hissetmemeye başladım.

Şimdi bu yazıyı yazıyorum ve olayın üzerinden 2 yıl geçti ama bazı sahneler gözümden asla silinmedi. O acı hayatım boyunca yaşadığım en büyük acıydı. Bu acılarla daha azı ya da daha çoğuyla hayat kalitenizi yitirdiyseniz yazımın sizlere de yardımcı olabileceğini düşünerek yazıyorum. Benim dayanılmaz ağrılarım 15, 20 gün beni inanılmaz zorladı ve bu şekilde geçti, neyse ki 2 yıldır hiç tekrarlamadı. Artık hayatımı sürdürürken sağ bileğimi olabildiğince zorlamamaya, dikkat etmeye çalışıyorum. Sizlere tavsiyem öncelikle mutlaka doktora gidin ama doktorun teşhisinden çok emin değilseniz ya da ağrılarınız geçmiyorsa mutlaka başka doktorlara da görünün. Bunun dışında doktorunuzun önerdiği ateli mutlaka kullanın ki o bölgeyi farkında olmadan hareket ettirmenizi engelleyin. Doğru atel dışında benim faydasını gördüğüm omuz askısını da edinmenizi önerebilirim.

Benim hikayem tam olarak bu şekilde gelişti umarım sizlere yardımcı olabilirim. Bu tip bir problem yaşıyorsanız kesinlikle doktora gitmekten açınmayın çünkü hızlıca ilerleyip tüm hayatınızı alt üst eden ağrılara neden olabiliyor bu rahatsızlık. Ameliyat önerecekler korkusu ile doktora gitmeye çekindiğini söyleyen takipçilerim var. Doktora gitmeyi ertelediğiniz her dakika sizin aleyhinize asla ihmal etmeyin. Ben 2 yıldır hiçbir problem yaşamadan hayatımı sürdürüyorum ve umarım böyle de devam eder.

Okuduğunuz için teşekkür ederim, tekrar görüşmek üzere…